Eyüpsultan Belediyesi, “Hocaların Hocası” ve “Tarihçilerin Kutbu” olarak anılan tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık ile ilgili “30. Yılında Halil İnalcık ve Eyüpsultan” isimli bir panel düzenledi. Panele Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Feridun M. Emecan, Prof. Dr. Mehmet İşpirli ve Prof. Dr. Haşim Şahin konuk oldu.
Eyüpsultan Belediyesi ve paydaşları 1993 yılında, yaptıkları Eyüpsultan Toplantısı’nda Büyük Eyüpsultan Projesi’ni başlattı ve projenin koordinatörlüğünü Prof. Dr. Halil İnalcık yaptı. Açılan bu yolda 30 yıldır yürüyen Eyüpsultan Belediyesi, o günden bu güne bine yakın konuşmacının katıldığı, 12 bin sayfa müktesebat ve binlerce görsel dokümanın oluşturulduğu 15 sempozyum düzenledi.
Bu nedenle Eyüpsultan Belediyesi, İnalcık’ı en iyi anlayan kurum olarak Eyüpsultan Belediyesi, 30 yıl sonra bu çabaya saygı duruşu amacıyla onu anlayan ve yolundan gidenlerle birlikte panel düzenledi. Osmanlı tarihi alanında eserleriyle hem Türkiye’de hem dünyada akla ilk gelen isimlerden olan ve ömrüne 25’den fazla kitap, 300’ü aşkın makale sığdıran Prof. Dr. Halil İnalcık’ın konuşulduğu panel, Eyüpsultan Müftülük Seminer Salonu’nda gerçekleştirildi. Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken ile birlikte Eyüpsultan Kaymakamı İhsan Kara’nın katılımıyla gerçekleşen panele Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Feridun M. Emecan, Prof. Dr. Mehmet İşpirli ve Prof. Dr. Haşim Şahin konuk oldu.
“Binlerce eser bugün sizlerle buluşuyor”
Başkan Deniz Köken panelde, 30 yıl içerisinde yapılanların hiçbirinin boşa gitmediğine vurgu yaparak şunları söyledi: “Bu süre içerisinde yapılan 15 sempozyum, binlerce eser bugün sizlerle buluşuyor. Tarihin iki tane boyutu var der tarihçiler. Birincisi tarihi yapar, diğerleri de yazar. Biz yapanlarla yazanları bir araya getirmeye çalışıyoruz. Biz tarihi yazanların üzerinden öğreniyoruz.”
“Kıymetli üstatları sizlerle buluşturmaya gayret ediyoruz”
Konuşmasında, tarih ve tarihçilik ilminin ne kadar önemli olduğunu yaşarken daha da iyi öğrendiğimizi ifade eden Başkan Deniz Köken, “Kıymetli üstatları her fırsatta, her ortamda sizlerle buluşturmaya gayret ediyoruz. Yaptığımız sempozyumlara, panellere ailenizi de getirmenizde fayda var. Burası canlı tarihin anlatıldığı bir yer. Biz tarihi bu güne, bu döneme en iyi şekilde aktaran hocalarla sizleri buluşturuyoruz. 30 yıl önce Eyüpsultan’ın tarihini araştırmakla ilgili kürsünün ilk kurulduğu dönemden bu günlere çok büyük eserlerin gelmesinde katkısı olan merhum Halil İnalcık hocama Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.
“Halil İnalcık hocanın talebesi olmak için mülkiyeye gittim”
Anıların izinde: İnalcık ve Osmanlı Tarihçiliği” başlıklı konuşmasında, hocayı tanıtmanın çok zor bir iş olduğunun altını çizen Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Eğitim camiasında resmen, mühürlü olarak, benim kadar uzun zaman onun talebesi olan kimse yok. Ben üniversitede tarih bölümüne gitmedim, mülkiyeye gittim. Halil İnalcık hoca orada idare tarihi okutuyordu. Sadece Halil İnalcık hocanın talebesi olmak için oraya gittim. Halil bey’in çok doğru bir tezinde ben de hemfikirdim. Tarihi master, yüksek lisans seviyesinde diploma veren bir kurum haline getirmek. Tarih hocası doğru dürüst eğitim seminerlerinde yetişir. Geçmişte eğitim bölümleri ortaokul – lise hocası yetiştiren bölümler daha iyi öğretmen yetiştirirdi. Eğitim ayrı bir şeydir, illa Tarih bölümünden çıkmaz. Halil hocanın üzerinde durduğu, başardığı konu budur” diye konuştu.
“Hayatı çok hazindi”
İnalcık’ın hayatının çok hazin olduğuna dikkat çeken Ortaylı, “Halil bey ortaokulu Sivas’ta burslu okudu, liseyi Balıkesir’de. Edebiyat hocası Abdülbaki Gölpınarlı vardı, fizik hocası Nusret Kürkçüoğlu, böyle insanlar sayesinde sıyrılmış. Demek ki Cumhuriyetin kurduğu lise kültürü kıymetli hocalara sahipti ve insanlara ulaşıyordu. Dil Tarih’e kanun gereği talebe diye tayin edildi” şeklinde konuştu.
“Helalleşirken bile ders aldık”
Ankara bozkırında iki tane yabancı dili çok iyi öğrendiğine de değinen Ortaylı, şöyle devam etti: “Oturuyor bozkırda Fransızca öğreniyor, Almanca öğreniyor, Farsça öğreniyor. 50 yaşına kadar ne İran’a gitmiş ne Fransa’ya gitmiş, ne Almanya’yı görmüş. 40 küsür yaşında İngiltere ve Amerika’ya gitti. İngilizcesi de öyledir, öğrenmesinin sonu yoktu. 1972’de Amerika’ya göç etti. Titiz bir adamdı. Bilmediği şeyleri mutlaka tetkik ettirirdi. Çok istisnai bir hocaydı. Helalleşmeye gittiğim zaman bile Edirne ve Evrenos Gazi’nin anlamını öğretti bize. Helalleşirken bile ders aldık.”
Prof. Dr. Feridun M. Emecan “Halil İnancık ve Osmanlı Kuruluş Tartışmaları”, Prof. Dr. Mehmet İşpirli “Halil İnancık’ın Osmanlı Müessese Tarihçiliğindeki Yeri”, Prof. Dr. Haşim Şahin ise “Halil İnancık ve Osmanlı Sufileri” konularında konuştu.